Hemen hemen bir ay kadar oluyor, evin içinde koyacak yer bulamadığım için balkonda duran büyükçe bir kolinin içine koyduğum tamir çantasından bir şey almam icap etti. Üzerindeki örtüyü kaldırıp alet çantasını açana kadar bir sürü arı sardı ortalığı, nereden geldi bunlar savulun diyene kadar bir tanesi dizimden soktu bile. Ulan şimdi sırası mı, işim var, seninle mi uğraşacağım, bu ne arısı, benim alerjim var mıydı, bal arısı mı, eşşek arısı mı, kolonya, buz basalım şişmesin gibi işlemlerden ve hallerden sonra kendime gelip şu kutuya bir daha baksam dedim. Aynen fotoda gördüğünüz gibi arılar kolinin iç duvarına iki adet petek yapmışlar. Bir tane petek boş duruyor, diğerinin üzerinde her zaman 5-6 arı var, ben olan bitenden habersiz örtüyü açınca petekleri bozacağım zannettiler herhalde, can havliyle ortalığa yayılıp beni de bir güzel soktular, vay sen misin bizim keyfimize dokunan. Ben nebileyim oraya ne zaman geldiniz, ne yapıyorsunuz. Acaba bunlar bal mı yapıyorlar, hazır petek yapılmış bal damlayacak herhalde dedim ama alakası yok, bunlar bal arısı değilmiş, hatta dizimden soktuğu için kurtulmuşum, boynumdan veya damara yakın bir yerden sokarlarsa öbür tarafa gidebilirmişim, alerji olup olmamak şart değilmiş. Şimdi halen yerlerinde duruyorlar, bir arkadaşın görüşüne göre üzerlerine sheltox sıkılacak ve oradan atılacaklarmış. Bekliyorum hangi babayiğit üzerlerine sheltox sıkacak diye. Ben katiyen sıkamıyacağım, sıkarlarken de evde olmayacağım. Şimdi dua ediyorum tamir çantası gerekli olmasın diye, onlar orada ben evde yaşayıp gidiyoruz işte. O bölgede temizlik de olamıyor tabi, hani havalar soğuyunca kendiliklerinden çekip gitseler diyorum.
Son olarak da arkamdaki kayaların üzerinden doğan mehtabın manzarası harika oluyormuş, dün akşam yakaladım, kayda geçsin istedim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder